19 Temmuz 2012 Perşembe

Japonca Öğreniyorum?

Konumuza değinmeden önce bir-iki kitaptan bahsetmek istiyorum. Kitap okumayı çok severim. Okul zamanında fazla kitap okumaya vaktim yoktu fakat artık tatildeyiz! Özgürüm.
Okul zamanında Tüyap Kitap Fuarı'ndan bir kaç tane kitap satın almıştım. Onlardan biriside aşağıdaki resimde gördüğünüz "Muhteşem Yaratıklar" dı. İsmi ve kapağın arkasındaki tanıtım hoşuma gittiğinden almıştım. Bu şekilde doğa üstü olayları anlatan, fantastik -ve tabiki içinde aşk bulunan- kitapları çok severim.


Kitabın iki tane yazarı var. Kami Garcia & Margaret Stohl. Gelelim kitabın içeriğine. Toplam 487 sayfadan oluşuyor. Açıkçası severek aldığım bu kitabı okuyunca bir hayal kırıklığı yaşadım. Çünkü beklediğim gibi çıkmadı. Çok kötü değil fakat güzelde değil. Eğer çoook sıkılıyorsanız, zaman öldürmek için ideal bir kitap. Fakat gerçekten kitap okumak istiyorsanız, sadece zaman öldürmek için değilse tavsiye etmiyorum.
Kitap tek bir olay çevresinde dönüyor. Çok içeriğine girmeyeceğim. Belki okumak isteyenler olur.
Bir olay dışında başka bir şey olduğu yok. Bu arada kitapta hikaye erkek bir karakterin ağzından anlatılıyor. Hikaye doğa üstü güçleri olan bir kız -ve ailesi- hakkında...


Gelelim bir diğer kitabımıza.

Bu sıralar oldukça popüler olan Açlık Oyunları kitabına -ve serisine- başlamış bulunmaktayım. 



Kitabın ismini çoğu kez duymama rağmen hiç okuma gereği duymamıştım. Yaklaşık 1 ay önce kitabın bir filme uyarlandığını öğrendim ve bende merak uyanmaya başladı. İlk önce Açlık Oyunları'nın filmini izledim. Aslında hiç tarzım değildir bunu yapmak. Ne olursa olsun ilk önce kitabı okur, daha sonra filmi varsa izlerdim. Fakat bu sefer ne değişti anlamadım. İlk önce filmini seyrettim. Açıkçası filmden çok etkilendim. Gerçekten çok güzeldi. Filmi bu kadar güzelse kitap nasıldır diye düşünmeye başlarken bir anda kendimi kitabı okurken buldum. Daha yeni okumaya başladığımdan şu anda 100.sayfadayım. Kitabın ilk serisi toplam 384 sayfadan oluşuyor. Şu anlık gayet güzel gidiyor. Okurken hiç sıkılmıyorum. Detaylı yorumumu kitabın tamamını bitirdikten sonra yazarım. Eğer okumak istiyorsanız -her ne kadar tamamını okumamış olsamda- tavsiye ediyorum. İyi okumalar.


Evet gelelim başlığımıza. Japonca Öğreniyorum!

Peki ama nerede? Kursa mı gidiyorum? Hangi kursa?!
Öncelikle Japon delisi biri olarak Japonca'yı öğrenmekte gerçekten çok geç kaldım. Farkındayım... Ama geç olsun, güç olmasın değil mi? Neticede öğrenmeye başladım. Bir arkadaşımın doğum gününde hediye ettiği Japonca Dil Bilgisi kitabı vardı. Daha yeni incelemeye fırsatım oldu. Kitabın resmi;


Kitabın içeriği gerçekten çok güzel. Eğer gerçekten Japonca öğrenmek istiyorsanız bu kitap size yardımcı olacaktır. Fakat tabiki sadece bu kitabın yardımıyla Japonca öğrenmeniz mümkün değil. İnternette Japonca'yı tam anlamıyla öğreten, güzel bir site atıyordum. Fakat şu ana dek hiç rastlayamamıştım.

Yaklaşık 1 hafta önce istediğimi buldum! Siteyi incelediğimde tam anlamıyla etkilendim. Tamamen ücretsiz bir site. Şu anda sitede toplam 24 adet ders bulunuyor ve her bir dersin ardından alıştırma veriliyor dersi kavrayıp kavramadığınızı anlamak için. Ben daha yeni başladığım için şu anda 2.dersteyim.


Bunlar Hiragana ve Katagana alfabeleri. Düzgün yazana kadar canım çıktı. Ama değdi. İlk önce bu iki alfabeyi ezberlemek gerekiyormuş. Bende elimin altında dursun, habire internetten bakmayayım diye bu şekilde yazdım. Sürekli tekrarlandığı ve yazıldığı sürece aslında ezberlenmesi hiçte zor değil. Belki isteyenler olur diye sizlere sitenin adresini veriyorum;


Umarım Japonca öğrenmek isteyenlere biraz da olsa yardımcı olmuşumdur.

Jaa. O zaman bir dahaki yazıya kadar,  mata nee~

2 yorum:

  1. Ben okulda görüyorum Japoncayı. Bize önce Hiraganayı öğrettiler. Bu yıl da Kataganayı öğreneceğiz. Bence önce birine yoğunlaş. Öyle daha kolay olur.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah keşke bize de okulda öğretselerdi. Neyse geçti artık. Tavsiyen için teşekkür ederim. ^^

      Sil